Hakkımdaçıkan yakalama kararı 1; 2; 17-10-2019, 16:44:27 #1. Novi. Açık Profil bilgileri; Novi tarafından gönderilen tüm mesajları bul; Ancak bugün hakkımda "adresimde bulunamadığım ifadem alınmadığı" için yakalama kararı çıkmış ( uyaptan baktım ) İyide ben ifademi verdim, 25 yıldır aynı adresteyim, bulunmama
temelbulut yakalama kararı Teslim etmesi gereken binlerce konut bulunan Bulut İnşaat’ın sahipleri hakkında yakalama kararı çıkarıldı. Temel Bulut, oğlu Volkan Bulut ve şirket çalışanı Mine Turgut’un duruşmalardan kaçtıklarına
DERNEKKURULUŞU İÇİN GEREKLİ BELGELER. ADEDİ. 1. Gerçek veya tüzel en az yedi kurucu tarafından doldurulmuş ve imzalanmış Kuruluş Bildirimi Formu. (Dernekler Yönetmeliği Ek-2’de örneği bulunan), 1 Adet. 2. Dernek kurucuları tarafından her sayfası imzalanmış Dernek Tüzüğü, 1
Sancaktepede, Fenerbahçe ve Beşiktaş'ın eski futbolcusu Sezer Öztürk yol verme meselesi yüzünden çıkan tartışmada Halil İbrahim Scholten'i silahla vurarak öldürdü, 4 kişiyi yaraladı. Firari eski futbolcu Sezer Öztürk hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarıldı.
Bilindiğiüzere sitenize gelen bir ziyaretçi sitede ne kadar çok fazla kalırsa bu SEO açısından önemlidir. Bunun içinde web sitenizde içerik hazırlarken mutlaka kullanıcıların ilgisini çekebilecek ve onları daha fazla tutmaya ve okumaya yöneltecek olan hareketler yapmanız gerekiyor. üstelik içerikleriniz ne kadar kaliteli
İştecevabı - Paradurumu.com. Herkesin aklında aynı soru! İşte cevabı. Elektrikli araçlara rağbet arttıkça elektrikli araçlara yönelik sorular da çeşitlenmeye başladı. Elektrikli araçlarla ilgili en çok merak edilen nokta, bu araçların pil ömürleri. Elektrikli araçların batarya fiyatı ne kadar?
NTlU. Hakkında yakalama emri çıkarılanlar Adalet Bakanlığının sistemi olan UYAP ve polisin aranan kimselerin bilgilerinin yer aldığı KİRPİ ... Yakalama, bir kişinin anayasada belirlenen kurallar etrafında hakkında bir tutuklama emri olmasa dahi özgürlüğünden mahrum edilerek zorla getirilmesi anlamına gelir. Anayasanın 19. maddesinde yakalama usul ve şartları açıkça belirtilmiş olup bunlar olayın açık bir biçimde teşekküle ettiği hallerde yani suç üstü adı verilen yahut gecikmesinde tehlike olan durumalarda yapılabilmektedir. Hakkında yakalama emri çıkarılanlar Adalet Bakanlığının sistemi olan UYAP ve polisin aranan kimselerin bilgilerinin yer aldığı KİRPİ diye adlandırılan sisteme kayıtları yapılmaktadır. Bir rutin polsi veyahut jandarma aramasında kimlik bilgileri ile sorgulama yapıldığı zaman hakkında yakalam emri olanlar hemen göz altına alınırlar. Daha sonrasında göz altına alınan kişiler devlet hastanesine yahut bir sağlık kuruluşuna götürülerek sağlık muayenesinden geçirildikten sonra merkeze götürülür. Orada da kayıtları yapılmış olan kimselerin aranma sebeplerine göre iş ve işlemler yapılmaktadır. Eğer ifade vermekten ötürü yakalama emri çıkarılmışsa derhal ifadesi alınmak üzere ilgili savcılığa götürülür. Mesai saatleri dışındaysa ifadesi alınana kadar nezarette bekltilir. İfadesi alındktan sonra hakim münasip görürse salıverilir. Bu halde işlem gören kimselerin kesinlikle yakalama emri uygulandıktan sonra sistemden kayıtlarının silinip silinmediğini kontrol etmeleri gerekir. Zira yanlışlıka da olsa kayıtları silinmediği sürece her uygulamada gözaltına alınmak suretiyle hakkında benzer işlemler yapılacaktır. 1. Soruşturrma/kovuşturma işelmleri sürecinde ifadesine baş vurulmak üzere davet edilenlerden belirlenen süre içerisinde davete icabet göstermeyip mazeretsiz olarak katılmayanlar, önce yakalanmış ama gerek kolluk kuvvetlerinin elinden gerekse de tutuk yahut ceza evinden firar etmiş hükümlüler hakkında, 3. Hakkında hüküm verilmiş hükümlülerin cezalarının infazı için Yakalama Emri çıkarılabilmektedir. Yakalama emrini savcılar en direkt çıkarabildikleri gibi hakimler de yakalama emri çıkarabilmektedirler. Türkiyede yakalama yetkisi veyahut yakalama emri çıkarılması yetkisi savcılarda; uygulayıcı olarak da yakalama yetkisi kolluk kuvvetlerindedir polis, jandarma. Fakat bazı sıradışı yani özel hallerde her vatandaş yakalama yetkisine sahiptir. Mesela suçüstü yapılmışsa ve kişinin kolluk kuvvetleri gelene değin kaçma ihtimali var ise veyahut kimliğinin hemen tespiti mümkün değilse olay yerinde byulunanlarca yakalama yetkisi bu gerekçelere dayanılarak kolluk kuvvetleri olaya müdahaele edene kadar kullanılabilmektedir. Ama bunun riskli bir hal olduğunu hemen belirtelim. Zira türkiyede zor kullanma yetkisi yalnızca kolluk kuvvetlerinde olduğundan yapılacak yanlış bir hareket kişiyi kanunlar önünde suçlu konumuna düşürebilir. Kanunlarımız hiçbir şüphelinin gıyabında tutuklama kararı çıkarılmasına izin vermemektedir. Bu amaçla şüphelinin, zanlının tutuklanabilmesi için mahkeme önüne çıkarılmasında yakalama emri adı verilen işlem uygulanmaktadır. Yakalama emri çıkarabilme durumları CMK Ceza Mahkemeleri Kanunu 98. madde ile belirtilmiştir. Buna göre 25 Mart 2017
Merhabalar. Bugün bir davam vardı, davam farklı bir ildeydi, ben farklı ilde yaşadığım için bulunduğum yerdeki karakola ifademi verdim. Ancak bugün hakkımda "adresimde bulunamadığım ifadem alınmadığı" için yakalama kararı çıkmış uyaptan baktım İyide ben ifademi verdim, 25 yıldır aynı adresteyim, bulunmama gibi bir şey söz konusu bile ifadede adresim net olarak yazılı. Bunun sebebi ne olabilir ? "Sanığın adresinde bulunmaması, ifadesinin alınamaması, açık adresinin temin edilememesi nedeniyle duruşmalardan kaçtığı düşünüldüğünden sanığın savunmasının ve5237 sayılı TCK'nın 58, 29, 53 maddelerinin uygulanması ihtimaline binaen ek savunmasının alınıp serbest bırakılması için CMK 98 maddesine göre yakalama kararı çıkartılmasına, " Ancak aynı sayfada "Sanık için yazılan talimata bila ikmal yanıt verildiği görüldü." yazısıda mevcut.
Mesaj Gönderim Zamanı 0641 1 Üye 0 Herkese merhaba dayımın üzerine 5 yıl önce araç almıştık eylül ayında süresi doluyor bu aracı satıp yeni araç almayı düşünüyoruz. % 94 engeli var dayımın zihinsel engelli ve vasisi annemde her işlemlerini annem yapıyor. Sorum şu aracı satarken ve yeni araç alırken mahkeme kararı almamız lazımmış bu karar kaç güne çıkar mahkemeden ve satarken teyzemden bir belge almamıza gerek var mı tüm bakımını annem karşılıyor ve annemin üzerine sadece annem satabilir mi cevaplarsanız sevinirim. Özellikle yakın Zamanda alan kişiler yardımcı olursa memnun olurum. Mesaj Gönderim Zamanı 0931 2 Üye 0 anneniz satım işlerini vasi kararıla yapabilir burda biri vardı zihin engelli kardeşinin aracını satan yazmış teker teker onu bulun Mesaj Gönderim Zamanı 1242 3 Üye 0 Merhaba beyefendi biz 5yıl önce araç aldık %94 zihinsel engelli ek karar için ne kadar süre bekleriz satış için ? Son olarak alırken önce aracı mı alacaz yoksa arabayı aldıktan sonra mı ek karar çıkartacaz?? Ve son olarak satış işlemlerinde diyelim sattık ve o parayla yeni araç almak istiyoruz sıkıntı çıkar mı ? Parayı bankadan geri alabiliriz dimi? renatoturk bizde süresiz %94 rapor var 5yılımızı doldurduk ve eylül ayında satmayı düşünüyoruz satış ve yeni araç alış için dilekçe örneği gönderirmisiniz? Üstteki sorularımıda cevaplarsanız sevinirim Mesaj Gönderim Zamanı 1331 4 0 Onurarikan Alırken de satrken de hakim onayı lazım. Alım için bugün, satış için satış zamanı onay vermesi lazım. Vermezse, alamazsınız da satamazsınız da. Normalde 2-3 haftada bu yazı çıkar. Ama malum, bugünlerde mahkemeler o kadar karışık ki, ne kadar zamanda onay verilir, bilmek mümkün değil. Satış ve yeniden alış için bugünden bir şey söylemek mümkün değil. Hakim "hayır" derse, yapacak bir şey olamaz. Mesaj Gönderim Zamanı 0922 5 Üye 0 OturanBoğa kabul etmeme gibi olasılığı var mı hiç böyle durumla karsılasmıs biri var mı tedirgin oldum şuan ? araç bizde şuan daha satmadık satmadan alım için mahkemeye başvurabilirmiyiz çıkar mı yani demek istediniz satan değilde alan kişiyi okudum satanı bulamadım Mesaj Gönderim Zamanı 0914 6 Üye 0 iyi forumlar 5 yıl önce dayımın üzerine araç aldık 94 raporu var eylül ayında satmayı düşünüyoruz. zihinsel engelli olduğu için mahkemeden karar istiyorlar. satışı gerçekleştirdikten sonra parayı engellinin üzerine yatırıyormusuz. vasisi annem ve biz bakıyoruz dayıma parayı diğer kardesleri alabilirmi böyle hakkı var mı annemler 3 kardes ve 4 üvey kardesı daha var üvey kardeslerin babaları ayrı soy isimler farklı paradan pay alabilirler mi? bir diğer sorum hakim onay vermez gibi yorumlar okudum bu konu hakkında bilgi verebilecek biri var mı eylülde 5 yıl doluyor, hakım aracı inceletiyor mu onay verirmi vermezse nereye başvurmam lazım? cevaplarınız için teşekkürler... Mesaj Gönderim Zamanı 1916 7 0 Onurarikan Kesinlikle var. Aalırken değilse bile satarken onay vermeme olasılığı çok çok yüksek. Satışa izin verse dahi para bankada bloklanır ve tüm harcamalar hakimin onayı ile yapılır. Mesaj Gönderim Zamanı 1825 8 Üye 0 OturanBoğa peki bu devletin bize tanıdığı hak değil mi biz bu aracı satıp yenı araç almak istiyoruz nedenı daha güvenlikli bir araç almak için. bu hakkı elimizden alamazlar benım görüşümce. eğer böyle bişey olsaydı 5 yıl bize sınır koymamaları gerekmezmiydi? para bloklanır evet yenı araç almak için isteyemezmiyiz yani para devletin mi olacak? devlet kolaylık sağlarken tüm paramı nasıl alabilir. aydınlatırsanız teşekkür ederim. bu arada dayımın 2 kardesı var bırı annem diğeri teyzem vasisi annemdir tüm masraflarını annem karsılıyor teyzem hak idda etmeyeceğini daha önce belirtmişti ve 4 üvey kardesi var onlarda babalar ayrı onlarda hak idda edemez dendi bize. Mesaj Gönderim Zamanı 0259 9 Üye 0 bende 2004 honda jazz aracımı hasarlı diye sattım vasisi annem olan ve kardeşimin üzerine 2011 yılında araç aldım 5 yıllık süre doldu paraya ihtiyacım olduğu için aracı satmak istedim mahkeme red okadar sıkıldımki bu mahkemeye git gelmekten üstesinden gelemeyeceğim için vazgeçtim yeni araç almak için tekrar dilekçe verdim bu defa'da bize aracı satma zorunluluğu olup olmadığına dair mahkemeye delil ve belge sunulması istendi..bende yine dilekçe yazdım aynı senin bahsettiğin araç küçük geldiği evde 2 engelli oldugu ve daha rahat seyahat olanaklarına sahip daha güvenlikli araçların imal edilmesi vs 5 aydır mahkemeyle uğraşıyorum haklarını korumak yerine eziyetten başka bir şey değil çocuk bedensel zihinsel ayrıca şizofren hastası yalnızda beraber benle gidip geliyor mahkemeye arabada gelde bunu bunlara anlat Mesaj Gönderim Zamanı 0136 10 Üye 0 fairplay33 merhaba sizde bizimle aynı yıl almışsınız. Öncelikle hangi şehirde oturduğunuzu sorabilirmiyim? Ve mahkemeye dilekçe yazarken ne olarak yazdınız bilgilendirirmisiniz. Biz daha güvenlikli araç almak istiyoruz. Hakimi Nasıl ikna edebiliriz hiç öneride bulunan oldu mu adliyede cevaplarsanız sevinirim iyi günler fairplay33 İnşallah olumlu cevabı alırsınız. Devletin bize verdiği hakkı kullanamıyoruz ona üzülüyorum. Biz arabayı kendi paramızla aldık ancak engellininmiş gibi para onun Hakkı'nı koruyoruz demesi saçma biz niye onun kötülüğüne birşey yapalım ki yine onun yararına olacak yapacağımız şey. Bu konuda emsal kişiler varmıdır yoksa hep red mi cevap alacağız.. Mesaj Gönderim Zamanı 1939 11 Üye 0 Kardeş tek çarem daha güvenlikli daha geniş ve daha rahat seyahat edebilecekleri ve bu haktan vesayet altındaki kişinin yararlanmasını alacağımız aracın bu satılan aracın makul tutarın üstünde olup sahsimca karşılanacağını beyan ederim gibi yani mantıklı ve açıklayıcı bir dilekçe ile başvurmanız öneririm yoksa kendi paranla sana kuşkuyla yaklasirlar. Adam doğuştan engelli hiç bir kazancı birikimi yok ama adamlar dinlemiyorlar .bimere yazmanida öneririm çok büyük bir sıkıntı adli tatilden sonraya bıraktılar bizimkinin Mesaj Gönderim Zamanı 0048 12 Üye 0 fairplay33 peki sonucunuzu buraya yazarmısınız hala ek karar çıkmadı mı satış için ? Biz eylül 23ünde başvuracağız satış için. Çok bekletirler mi çünkü bizim aracın alıcısı var uzun sürmesini istemiyor araca ihtiyacı var Mesaj Gönderim Zamanı 2116 13 Üye 0 Hayır çıkmadı daha,adli tatil dediler daha dilekçe okunmamis 5'nde n sonra gel dediler ..daha birde babadan dede,n intikal eden mali külfeti 15,20 bin liralık olan tasinmazlarda da sorun yaşadım 3,4 bin lira masraf ,mahkeme masraflari hissenin ikisini sövüşlemede kısıtlı haklarını korumak her yerden bir kazık geliyor malesef Mesaj Gönderim Zamanı 2124 14 Üye 0 fairplay33 bizdede taşınmaz tarla var engellinin üzerine bizde sorun yaşarmıyız beyefendi ? Ne kadar zormuş bu işlem ya biz alırsak en donanımlı alıp birdaha satmayı düşünmüyoruz. Sizinle telefondan iletişime geçebilirmiyim vhatsap aracılığıyla aynı durumu yaşıyoruz çünkü yardımlaşabilirsek Mutlu olurum. Bizim taşınmazların arabayla nasıl alakası olurki Mesaj Gönderim Zamanı 2140 15 Üye 0 Tasinmazlarda da aynı araba,yı satmak için yaptığın işlemi yapiyon dilekçe veriyon bu tasinmazi intikal veya satışında keşif ve mahkeme yerleri hakkı yenip yenmedigine bakıyor. Sağlam olan miraskerden hiçbiri tapuda işlem yapamaz kendi arasında anlaşıp mahkemenin onayına sunacaklar mahkeme uygun görmezse hiç bir işlem yapazsin ordada ek karar adına olan bir yer Satmak istenirse satışında zorunluluk yani kısıtlı nin ihtiyaçları için satilacagini belge ve delil ile kanitlamani istiyecekler
2. ikinci el otomobil satın almış ve bu 2. el araçta ayıp ile karşılaşmış kişilerin, bu aracı sıfır kilometre olarak satışa sunan satıcıdan ve/veya bu aracın ithalatçısı ve/veya üreticisinden talep edebileceği hakları maalesef pek bilinmez. Bu makalemizde, 2. el araç araçta ayıp ile karşılaşan kişilerin, tüketici sıfatıyla kendilerine tanınan hakları, bu kişilerin, aracın sıfır kilometre olarak satışını yapan bayi veya aracın üreticisi veya ithalatçısına karşı başvurabileceği hakları üzerinde duracağız. Örneğin, internette yer alan bir ilan sayesinde veya başkaca şekillerde, 2. el araç alan kişinin, aşağıda ele alacağım bazı şartlar altında, aracı ilk kez trafiğe çıkacak şekilde satmış olan satıcı otomobil satış bayi veya o aracın üreticisi veya o aracın ithalatçısı aleyhine Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümlerinden yararlanabileceği yani aracı 0 sıfır kilometre satın alan kişi gibi tüketiciye tanınmış haklardan yararlanabileceği pek bilinmemektedir. Hatta bu konu, hukukçular arasında da pek bilinmez. Nasıl ki aracı sıfır kilometre satın alan kişinin, otomobil bayisine karşı sahip olduğu hakları vardır, bu haklar aracı 2. el satın alan kişi için de aynen geçerlidir. Bu durum özetle, “garantinin kişiyi değil aracı takip edeceği” kuralı ile açıklanmaya çalışabilir ise de garanti süresinin sona ermesi de bazı durumlarda gizli ayıplar tüketici açısından bir sorun teşkil etmez. Bu konuya aşağıda değineceğiz. 1- Aracı 2. el olarak satın alan kişinin “tüketici” sıfatı hakkında açıklamalar Tüketici nedir? Kime “tüketici” denir? Önce bu soruların cevabını vermeye çalışalım Tüketici “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi” ifade eder. Bu tanım, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanundan alınmıştır. Bir malın, örneğin otomobilin motosikletin hatta bir konutun ikinci el olarak satın alınması, o malı satın alan kişinin alıcının “tüketici” sıfatı taşımasına engel değildir. Dolayısıyla, “tüketici” niteliğinde bulunan bu kişi, aracı, sıradan bir vatandaştan satın almış dahi olsa, aracın sıfır kilometre satışını yapan satıcıya otomobil bayisi, galerici karşı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’dan kaynaklanan haklarını ileri sürme ve kullanma olanağına sahiptir. Bu ikinci el alıcının elbette, aracı kendisine satan kişiye karşı yöneltebileceği hakları da bulunmaktadır. Bu hakları konusunda detaylı bilgiye İkinci El Araç Satışında Satıcının Ayıptan Sorumluluğu başlıklı makalemizden ulaşabilirsiniz. 2. el araç satın alan kişiler, her durumda tüketici sıfatına sahip olamazlar Burada dikkat edilmesi gereken husus şudur; eğer aracı satın aldığınız kişi “tüketici” sıfatına haiz değilse, örneğin araç, bir şirketten veya galericiden satın alınmışsa, aracın sıfır kilometre satışını yapan satıcıya veya ithalatçıya veya üreticiye karşı Tüketicinin Korunması Hk. K. hükümlerine göre başvurmak söz konusu olmaz. Nitekim aracın son sahibi, aracın bir önceki sahibinin haklarına halef olmaktadır. Örneğin aracı, bir şirketten veya galericiden satın aldıysanız şirket veya galerici tüketici sıfatına haiz olmadığına göre ticari şirketler veya galericilik yapanlar tüketici sıfatını kazanamazlar sadece aracı size satan bu satıcıya şirket veya galericiye karşı TKHK hükümleri gereği başvurabilirsiniz. Aracın sıfır kilometre olarak satışını yapan bayiye veya ithalatçıya veyahut da üreticiye karşı dava açamazsınız. Yargıtay 13. HD. / 2014 tarihli kararı Eğer siz de ayıpla karşılaştığınız aracınızı bir galerici veya şirketten satın aldıysanız 2. İkinci El Araç Satışında Satıcının Ayıptan Sorumluluğu başlıklı makalemizi okumalısınız. Konunun daha iyi anlaşılabilmesi bakımından bir örnek üzerinden ilerlemek daha uygun olacaktır. Örneğin, internette, ikinci el araç ilanı gördünüz ve aracı beğenerek aracın ilk sahibinden veya sonraki sahiplerinden fakat galerici veya şirket harici birinden satın aldınız. Satın aldıktan sonra kullanmaya başladığınızda araçtan anormal bir ses gelmekte olduğunu duyduysanız, bu ses, kullanım ile ortaya çıkan gizli ayıp niteliğinde olup garanti süresinin dolmuş olması da sorumluluğu ortadan kaldırmayacağından, bu ayıp dolayısıyla aracın “0” sıfır kilometre satışını yapmış olan otomobil bayisine başvurabilirsiniz. Böylesi bir başvurunun sizden önceki araç sahibi tarafından yapılmış olup olması da önemli değildir. Elbette bu ayıp, aracın yaşına veya kilometresine göre normal bir durum ise haklarınızı kullanmanız mümkün olmayacaktır. Burada anlattıklarımız daha çok, garanti süresi henüz bitmemiş veya yeni bitmiş 3-5 yaşındaki araçlar ile ilgilidir. 2- “2. el araçta ayıp” hangi koşullarda söz konusu olur? Hangi sorun ve arızalar ayıp niteliğindedir? “Ayıp kavramı ile satılan malda ortaya çıkan ve alıcının o maldan tümüyle ya da gerektiği gibi yararlanmasını engelleyen eksiklikler ve aksaklıklar gibi özürler ifade edilmek istenir.” ZEVKLİLER Aydın / AYDOĞDU Murat, Tüketicinin Korunması Hukuku, B. 3, Ankara 2004, s. 104. “2. el araçta ayıp” maddi, hukuki ya da ekonomik eksiklik şeklinde ortaya çıkabilir. Maddi ayıp, malın, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması, ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda, internet portalında ya da reklam ve ilanlarında yer alan özelliklerinden bir veya birden fazlasını taşımaması, satıcı tarafından bildirilen veya teknik düzenlemesinde tespit edilen niteliğe aykırı olmasıdır. Hukuki ayıp, mal üzerinde hukuken bir kısıtlamanın varlığı haciz, rehin, yakalama kararı gibi ile olur. Sıfır araçlarda genelde böyle bir ayıpla karşılaşılmaz. Ekonomik ayıp ise; alıcının maldan beklediği yararlanma ve kullanma olanağını azaltan ve ekonomik değerini düşüren ayıplardır. ZEVKLİLER Aydın, AYDOĞDU Murat; Tüketicinin Korunması Hukuku, Ankara, 2004, Yargıtay kararlarına yansıyan ve “ayıp” olarak nitelendirilen durumlara örnekler nelerdir? Ayıplı araçlarda tüketici haklarının devreye girdiği ve Yargıtay kararlarına yansıyan durumlara örnekler şu şekilde gösterilebilir. “araçta seyir halindeyken sekme yaparak motorun stop etmesi-yokuşlarda stop etme-arıza lambalarının yanması ve göstergelerin tamamının sıfırlanması şeklinde arıza” “aracın boya kalınlığının fabrikasyon değerlerinin üzerinde çıkması” “aracının susuz kalıp hararet yapması ve motorun yanması” “arıza lambasının yanması” “araçtaki start/stop sisteminin alındığı andan bu yana sürekli arızalanması” “aracın bagaj kapağında boydan boya bir çizgi ve boya çökmelerinin olması” “her iki tarafında marşpiyel bölgelerinde vernik soyulması olarak tabir edilen boya atma sorunu olduğu” “aracın herhangi bir yerinden mutad olmayan yüksek bir ses gelmesi” “şanzımanının arızalı olması” “aracın motorunun arızalı olması” Yine, yukarıdaki örneklere ek olarak, 2. el araçta ayıp denilince, “aracın, koltuklarının kumaşında, motorunda, şasesinde, bagajında, kaportasında ya da şanzımanında ortaya çıkabileceği gibi normal kullanımdakinden farklı olarak bazı garip ve rahatsız edici seslerin duyulması” gibi durumlar da söz konusu olabilir. Araçlarda karşılaşılabilecek ayıp ve arızalara; aracın herhangi bir yerinden gelen garip bir ses, turbo sisteminde meydana gelen bir arıza, yağ keçelerinde/hortumlarında kaçak, fazla yağ veya yakıt sarfiyatı, motordaki güç kaybı, rölantinin düzgün olmaması, kaportasında göçük veya dalgalanma olması vb. durumlar örnek verilebilir. Görüldüğü üzere ayıp hemen her şekilde karşımıza çıkabilir. İşte bu gibi durumların hepsi “2. el araçta ayıp” olduğunu gösterir ve ayıplı araçlarda tüketici haklarını gündeme getirir. Ayıplı araçlar ile ilgili emsal Yargıtay kararlarını ise buradan okuyabilirsiniz. Tüketicilerin, kanunda kendilerine tanınan haklarını kullanabilmeleri açısından önemli olan; ayıbın, kullanım hatası mı veya dış etken kaynaklı mı yoksa imalat/üretim kaynaklı mı olduğudur. Bu da bilirkişi incelemesi ile anlaşılacaktır. 3- İkinci 2. el olarak satın alınan araçlarda, garanti süresinin dolup dolmaması araçtaki ayıpların, gizli veya açık ayıp olup olmadığına göre önem arz eder. Gizli ayıp – açık ayıp ayrımı Açık ayıplar, satılan malda gözle görülebilen ve makul düzeyde bir insanın yapabileceği basit bir muayene ile anlaşılabilen ayıplardır. Örneğin; otomobilin aynasının olmaması, boyasında büyükçe bir çizik, kazıntı izi olması gibi. Gizli ayıplar ise basit muayene ile tespit edilemeyen ve malın kullanılması ile ortaya çıkan ayıplardır. Örneğin; otomobilin elektronik aksamının arızalı olması, bir veya birden çok parçasının boyalı olması gibi. “Ortaya çıkan ayıp gizli ayıp niteliğinde ise, garanti süresinin dolmuş olması bu aracın üreticisi, ithalatçısı veya 0 sıfır kilometre satışını yapan kişinin sorumluluğu ortadan kaldırmaz. Böylesi bir durumda, alıcı araç sahibi, malik 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümlerine dayanarak hak talebinde bulunma olanağına sahiptir.” Yargıtay Hukuk Genel Kurulu/2009 PİYASADA “CVT” OLARAK BİLİNEN OTOMATİK ŞANZIMANA SAHİP BİR ARACIN 3. SAHİBİ OLAN BİR MÜVEKKİLİMİZİN ARACINDA YAŞADIĞI SORUNUN ÇÖZÜMÜ İÇİN BAŞVURDUĞUMUZ BİR DOSYAYA SUNULAN BİLİRKİŞİ RAPORU ŞU ŞEKİLDEDİR GARANTİ SÜRESİ SONA ERMİŞ BU ARACIN ŞANZIMANININ KARŞILIĞINDA DEĞİŞTİRİLMESİ GEREKTİĞİNİ İFADE EDEN İTHALATÇI FİRMA YETKİLİLERİ ALDIĞIMIZ BU RAPOR SONRASINDA MÜVEKKİLİ SERVİSE DAVET ETMİŞ VE ARACIN ŞANZIMANINI ÜCRETSİZ OLARAK DEĞİŞTİRMİŞTİR! Görüldüğü üzere aracın garanti süresinin sona ermesi, gizli ayıplar söz konusu olduğunda bir sorun teşkil etmez. Garanti süresinin dolmuş olması, garanti ile ilgili hakların kullanımını engeller. Oysa ki tüketicilerin misliyle değişim, ücretsiz onarım, bedel iadesi, bedelde indirim gibi haklarının aracın garantisi ile ilgisi bulunmamaktadır. 2. el araçtaki ayıp gizli mi yoksa açık ayıp mıdır? 2. el araçtaki ayıbın gizli mi yoksa açık ayıp mı olduğu, konusunda uzman örneğin üniversitelerin otomotiv ana bilim dalında görevli kişiler, otomotiv mühendisleri veya makine mühendisleri gibi bilirkişiden alınacak rapor ile belirlenecektir. 4- Zaman aşımı konusu Mevzuat hükümlerine göre, yukarıda da izah etmeye çalıştığım ayıba karşı sorumlu tutulanların ayıplı maldan sorumluluğu ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye teslimi tarihinden itibaren iki yıllık zaman aşımına tabidir. Ancak, satılan malın ayıbı, tüketiciden satıcının ağır kusuru veya hile ile gizlenmişse zaman aşımı süresinden yararlanılamaz. Satıcının kusuru veya hilesi, zaman aşımı süresi içerisinde ortaya çıkan ayıbın tamir edilmesi amacıyla kendisine başvurulduğunda bu ayıbı giderip gideremediği, gideremiyor ise ayıbı gizlemeye çalışıp çalışmadığına göre değerlendirilecektir. Örneğin, araç, 0 sıfır kilometre satın alındıktan 1,5 yıl sonra ortaya çıkan ayıbın giderilmesi için servise başvuran alıcıya veya ikinci el satın alan kişiye araçta bir ayıp olmadığı söylenmiş olabileceği gibi bazen de ortaya çıkan ayıp, uygun bir şekilde onarılmadığı halde onarılmış gibi gösterilebilir. İşte bu gibi durumlarda, satıcının kusuru veya hilesinden bahsedilir ki bu durumda zaman aşımı söz konusu olmaz. Daha net bir ifade ile, araç satın alındıktan 1,5 yıl sonra, ortaya çıkan ayıp için servise başvurulduğunda, bu ayıbın giderildiği belirtilerek araç tüketiciye teslim edildikten 3-4 yıl sonra bile bu ayıp kendisini tekrar gösterecek olursa satıcının kusuru veya hilesi var kabul edilecek, satıcının zaman aşımı savunması değer görmeyecektir. Konuyla ilgili olmak üzere, Yargıtay 13. HD’nin bir kararında şöyle denmiştir “2-Davacının, tarihinde davalı G… Otomotiv Ltd. Şti.’nden satın aldığı araçta üretim hatası bulunduğu ve gizli ayıplı olduğu, dosyadaki delillerden anlaşılmıştır. Ancak mahkemece, davalı G… Otomotiv Ltd. Şti.’nin süresinde zamanaşımı definde bulunduğu gerekçesiyle, bu davalı hakkındaki davanın, zaman aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Dava konusu araç, ile tarihleri arasında aynı arıza nedeniyle çekiş düşüklüğü beş kez yetkili servise götürülmüştür. Dosyadaki deliller karşısında araçta üretim hatası bulunup bunun gizli ayıp olduğunda kuşku yoktur. Yetkili servis istasyonları, arıza ve ayıbı doğru ve tam teşhis edebilecek, en kısa sürede ve tam anlamıyla giderebilecek elemanları bulundurmak zorundadır. Deneme yanılma ile aracı tamire çalışan ve parça değişikliği yoluna giden servis çalışanlarının serviste bulundurulmasının sonuçlarının tüketiciye mâl edilmesi düşünülemez. Servisin tüketiciyi sonuç alınamayan tamirlerle oyalaması ve arızanın belli periyotlar ile tekrarlaması karşısında, davada zaman aşımının varlığından söz edilemez. Mahkemece, davalı G… Otomotiv Limited Şirketi açısından davanın asası hakkında karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde zaman aşımından davanın reddi, usul ve yasaya aykırıdır.” Yukarıda detaylı bir şekilde anlatmaya çalıştığım ve kanun metninden de anlaşılması gereken tüketici, aracı sıfır kilometre satın almış kişi olabileceği gibi, ikinci el satın almış kişi de olabilir. Aracın ikinci el satın alınmış olması bu aracın sıfır kilometre olarak satışını gerçekleştiren bayinin veya üreticinin veya ithalatçının sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Konuyla ilgili Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararında şöyle denmiştir “… malın alıcı tarafından daha sonra başkasına ve hatta onun tarafından da başkalarına satılmış olması … garanti süresi dolmuş olmadıkça, son alıcı sıfatıyla o malın maliki olan gerçek veya tüzel kişinin tüketici sıfatı taşımasına engel değildir… Otomobil, garanti belgesi ile birlikte satılması zorunlu olan bir maldır ve garanti süresi içinde el değiştirmesi durumunda dahi garanti borcu ortadan kalkmaz; satın alan tüketici de sağlanan garantiden yararlanabilir. Somut olayda, davacının dava konusu aracı ticari veya mesleki bir amaçla edinmediği çekişmesiz ve bu nedenle de yukarıda belirtilen kanun hükümleri çerçevesinde -garantiye ilişkin koşulların mevcut bulunması halinde- tüketici olarak kabul edilmesi gerektiği açıktır. … ORTAYA ÇIKAN AYIP GİZLİ AYIP NİTELİĞİNDE İSE, GARANTİ SÜRESİNİN DOLMUŞ OLMASI SORUMLULUĞU ORTADAN KALDIRMAZ. Böylesi bir durumda, alıcı malik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümlerine dayanarak hak talebinde bulunma olanağına sahiptir…” Benzer şekilde, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 2015 yılında verdiği bir kararda şu ifadelere yer verilmiştir “Davacılar, davacı … tarafından 2005 model ….. aracın tarihinde 2. el olarak satın alındığını, … aracın tamamlayıcı parçası olan ve güvenlik için önemli olan hava yastığının ayıplı olmasından dolayı aracın gizli ayıplı olduğunun tespit edildiğini ileri sürerek gizli ayıplı aracın misli ile değiştirilmesine karar verilmesini istemişlerdir. … Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporlarında araçta bulunan hava yastığındaki hatanın üretimden kaynaklandığının ve aracın gizli ayıplı olduğunun açıkça belirlenmesi ve tüketici olan davacı …’ ın 4077 sayılı Yasanın 4. maddesinde kendisine tanınan seçimlik haklardan aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini istediği gözönünde bulundurularak aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmesi gerekir.” Görüldüğü üzere 2005 yılında ilk kez trafiğe çıkmış bir araç, 2009 yılında ikinci sahibi tarafından satın alınmış ve daha sonra bu aracın imalattan kaynaklı gizli ayıplı olduğu 2. el araçta ayıp olduğu tespit edilmiştir. Bu durumda tüketici, tanıdığı ve yukarıda belirttiğim seçimlik haklarından dilediğini kullanabilir. 5- 2. el satın alınan aracın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde haklarınız nelerdir 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun 11. maddesinde; “1 Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici; a Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, b Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, c Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, ç İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür…” denilmiştir. Belirtmek gerekir ki bu haklar, sadece aracı ikinci el satın alan kişi değil pek tabii aracı sıfır kilometre satın alan kişi açısından da geçerlidir. Yukarıda, tüketicinin, satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme haklarına sahip olduğu belirtmiştik. Sözleşmeden dönme hakkı, sözleşme bedelinin tüketiciye iade edilmesini, satış bedelinden indirim isteme hakkı yapılacak bilirkişi incelemesi ile aracın değer kaybının sorumlulardan tahsilini, ücretsiz onarılmasını isteme hakkı, aracın ücretsiz onarılmasını, ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme hakkı ise, aracın ayıpsız yenisi ile değiştirilmesini gerektirir. Tüketici onarım hakkını kullanmışsa, garanti süresi içerisinde sık arızalanması nedeniyle maldan yararlanamamanın süreklilik arz etmesi veya tamiri için gereken azami sürenin aşılması veya tamirinin mümkün bulunmadığının anlaşılması hallerinde, diğer seçimlik haklarını dönme, bedelde indirim, ayıpsız misli ile değiştirilmesini isteme kullanabilir. Satıcı bu talebi reddedemez. Tüketicinin bu talebinin yerine getirilmemesi durumunda satıcı, bayi, acente, imalatçı-üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur. Diğer tüm hakların nasıl uygulanacağı anlaşılabilir ise de burada, uygulamaktan çekinilen bir diğer hak olan satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme hakkı ve sonuçlarından bahsedeceğiz. Bir çok kişi, aracı ikinci el satın aldığı için, otomobil bayisinden aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini talep edemeyeceğini düşünse de bu düşünce tamamen hatalıdır. Ayıpsız misli ile değişim talep eden tüketicinin, davaya kadar, hatta dava açtıktan sonra aracı kullanmış olması, satıcı, bayi, acente, imalatçı-üretici ve ithalatçıyı yasal sorumluluktan kurtarmaz. Zira; tüketici, baştan beri sözleşmeyi ayakta tutarak malın ayıpsız bir yenisi ile değiştirilmesini istediğine göre, ayıpsız yeni mal kendisine teslim edilinceye kadar, elindekini iade yükümlülüğü altında değildir. Yukarıda izah etmeye çalıştığım koşullara uygun bir dava sonucunda verilen mahkeme kararı aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi icra dairesine sunulduğunda satıcının elinde çoğu zaman olduğu gibi davaya konu karardaki gibi bir araç bulunmayabilir. Bu durumda icra müdürlüğü, borsa veya ticaret odası gibi yerlerden sorarak bu aracın güncel değerini belirleyecektir. Örneğin 0 sıfır kilometre araç fiyatı ise aynı aracın ayıpsız 3 yaşındaki modelinin değeri yaklaşık olacaktır. Önemle belirtmek gerekir ki aranan değer, aracın ikinci el kullanılmış değeri değildir. Bir yanda otomobil bayisinde satışa sunulan “0” sıfır kilometre 2017 model bir araç diğer yanda yine aynı bayide satışa sunulan 3 yaşında “0” sıfır kilometre bir araç olduğunu düşünün. Belirlenmeye çalışılan değer işte bu 3 yaşındaki aracın değeridir. Söz konusu aracın o güne kadar kullanılmasının da hiçbir önemi yoktur. Anlatılan şekilde belirlenecek bu değere icra mahkemesinde itiraz mümkündür. İşte bu şekilde araç değeri belirlendikten sonra tüketici aracı ikinci el veya sıfır kilometre satın alan kişi aracı karşı tarafa iade edecek karşı taraf da belirlenen bedeli tüketiciye iade edecektir. Tarafların edimi aynı anda gerçekleştirilmesi gereken edimler olup, davalar sonuçlanıp kesinleşinceye kadar tüketicinin aracı iade etme zorunluluğu söz konusu değildir. Süreç içerisinde yaşanacak olası kaza vb. durumlarda aracın değer kaybının bilirkişi tarafından belirlenerek tüketiciye ödenmesi gereken bedelden düşülmelidir. 6- 2. el araçta ayıp konusu ile ilgili emsal Mahkeme kararı var mı? Bir müvekkilimizin, 2. el olarak satın almış olduğu aracı ile ilgili olarak, tüketici vekili olarak yer aldığımız bir davada verilen kararın tümü, firmaların rekabet haklarına saygı ilkesi gereği bir takım bölümleri gizlenerek aşağıya aktarılmıştır TÜRK MİLLETİ ADINA İZMİR 8. TÜKETİCİ MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO 2015/… KARAR NO 2016/… HAKİM … 29… KATİP … 18…. DAVACI … VEKİLİ Av. ORHAN AKA – … İZMİR DAVALI … LTD ŞTİ VEKİLİ Av. … DAVALI … AŞ VEKİLİ Av. … İHBAR OLUNAN … OTOMOTİV – … DAVA Ayıp Nedeniyle Misliyle Değiştirme DAVA TARİHİ 09/11/2015 KARAR TARİHİ 02/12/2016 KARAR YAZIM TARİHİ 02/12/2016 Mahkememizde görülmekte bulunan Ayıp Nedeniyle Misliyle Değiştirme davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ İDDİA Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkilinin müvekkilinin dava dışı şahıstan davaya konu … … marka … 2012 Model Dizel Manuel Hatchback … şase ve … motor numaralı otomobili 10/07/2014 tarihinde satın aldığını, gerek garanti süresi içerisinde, gerek garanti süresinden önce ve gerek garanti süresinden sonra otomobilde tekrar eden ve üretimden kaynaklanan ayıplar bulunduğunu, yetkili servis tarafından bu ayıpların giderilemediğini, bu sebeplerle dava konusu otomobili üreten davalı .. Şirketi ile bu otomobili dava dışı kişiye satan diğer davalı …Şirketinin otomobili misli ile değiştirmelerine karar verilmesini talep etmiştir. CEVAP Davalı .. vekili cevabında, dava konusu otomobilde imalattan kaynaklanan ayıp bulunmadığını, mevcut olan ayıpların kullanıcı hatasından olduğunun kabulu gerektiğini bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … vekili cevabında, talebin zamanaşımına uğradığını otomobildeki ayıpların imalat kaynaklı olmadığını, kullanıcı hatasından ortaya çıktığını bu yüzden haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İhbar olunan … usulüne uygun tebligatlar yapılmış ancak cevap verilmemiştir. DAVA Ayıp Nedeniyle Malın Misliyle Değiştirmesi Talebine ilişkindir. DELİLLER Taraflarca ibraz ve talepleri üzerine celp edilen deliler, bu meyanda araç satış sözleşmesi, otomobil ile ilgili yetkili servislerce düzenlenen servis kayıtları, ekspertiz raporu, aracın çekildiğine dari belgeler, ruhsat belgeleri, İzmir 7. Tüketici Mahkemesinin 2015/… sayılı dosyası ile bu dosyadaki makine mühendisi bilirkişinin raporu ve tüm deliller incelenerek dosya içerisine konulmuştur. Mahkememizce dava konusu otomobil bilirkişi marifetiyle keşfen incelenmiş, keşfe katılan uzman bilirkişi dosya kapsamını da inceleyerek verdiği rapor ve ek raporunda dava konusu otomobilin … tarihinde … isimli kişi tarafından davalı … şirketinden satın alındığını, bilahare 10/07/2014 tarihinde bu şahıs tarafından davacıya satıldığını, dosya içindeki servis kayıtlarına göre 2 yıllık garanti süresi içerisinde 31/05/2012 tarihinde ön camın değiştirildiğini, 16/12/2013 tarihinde enjektör temizliği yapıldığını, 21/12/2013 tarihinde ”aracı en yakın zaman servise götür” uyarısı vermesi üzerine turbo şarjın, motor kontrol modulünün ve turbo ara soğutucu contasının değiştirildiğini, 26/12/2013 tarihinde ”100-120 km arası hızlarda alt taraftan uğultu şeklinde ses geliyor” şikayeti üzerine araçta mekanik veya elektronik bir problem gözlemlenmediği şeklinde servis fişi düzenlendiğini, 04/02/2014 tarihinde aracın Tur Assist Firmasınca Ege Mod Otomotive çekildiğini, 04/02/2014 tarihinde ”araç gaz yemiyor en yakın zamanda servise götür, uyarısı veriyor” şikayeti ile yapılan başvuru üzerine ücretsiz kapatma işçiliği, eksoz sıcaklık sensörünün yerine takıldığını, önden çekişli ara mil contasının değiştirildiğini, ön difransiyel taşıyıcı kapağı contasının değiştirildiğini, şanzuman yağı, şanzuman alt conta, aks keçisinin değiştirildiğini, kontrol yapıldığını, ses duyulmadığının tespit edildiğini, 07/02/2014 tarihinde ”aracın altından yağ damlası var 100-120 km hız arasında uğultu sesi geliyor, kalkışta vibrasyon şeklinde uğultu sesi var yokuş kalkış desteği devrede kalıyormuş gibi” şikayeti ile başvuruda bulunduğunu, serviste önden çekişli ara mil contasının değiştirildiğini, ön difransiyel taşıyıcı kapağı contasının değiştirildiğini, şanzuman yağı, şanzuman alt conta, aks keçisinin değiştirildiğini, anormal bir ses duyulmadığının tespit edildiği şeklinde servis fişi düzenlendiğini, garanti süresi dolduktan sonra 26/04/2014 tarihinde Tur Assit firmasınca …Yetkili Servisi … Otomotive çekildiğini, frenlerin tutmamasından yakınıldığını, servisçe garanti süresinin bitmesi nedeniyle ücret alınacağının bildirildiğini, aracın bir tamirci de geçici bir çözüm ile tamir ettirildiğini, daha sonra aynı arızanın tekrar ortaya çıktığını ve başka bir tamirci tarafından vakum popmasının değiştirildiğini, 09/07/2014 tarihinde yetkili servisce sağ ön koltuk airbag soketinin onarıldığı, ön porye rulmanlarının hafif ses yapmasının giderildiğini, sol sis farının kurutulduğunu, 11/09/2015 tarihinde … firmasının raporuna göre sağ ön şase uç kısmında bükülme, motor kaputu ve sağ ön çamurlukta sökülme ve takılma, turbo intercoler borularında yağ kaçığı, göğüslük sağ kısmında deformasyon görülerek motor kaputu, ön tampon, sağ ön çamurluk, sağ ön kapı ve sağ marşbiyelin boyalı olduğunun tespit edildiğini, yapılan bu tespitler ışığında yaptığı değerlendirmede yedek parça değişimi ve onarıma rağmen servisle arızanını giderilemediğini, arızanın imalattan kaynaklanan gizli ayıp olduğunu, kullanıcı hatası bulunmadığını, öte yandan dava aşamasına davacı tarafça yapılan küçük kazalar nedeniyle araçta toplam TL değer kaybı oluştuğunu, hukuki takdirin mahkemeye ait olduğunu bildirmiştir. GEREKÇE – DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ Yukarıda kısaca izah edildiği gibi dava konusu davalılardan… şirketinin ürettiği, … … marka … Model Dizel Manuel Hatcback … şase ve … motor numaralı otomobilin … tarihinde ”0” km olarak diğer davalı … Şirketi tarafından dava dışı … satıldığı, bu kişi tarafından da … tarihinde davacıya satıldığı, garanti süresi içerisinde otomobilin ayrıntıları mahkememizce dinlenen uzman bilirkişinin raporu ile bununla paralellik arz eden tespit bilirkişisinin raporunda belirtildiği gibi birçok kere arızalandığı, yetkili serviste garanti kapsamında ücretsiz tamir gördüğü, ancak arızaların giderilemediği, tekrar ettiği, bu ayıpların üretimden kaynaklı gizli ayıplar oldukları kullanıcıdan kaynaklı ayıplar olmadıkları keza garanti süresinin bitiminden sonrada benzer veya farklı arızalar/ ayıplar ortaya çıktığı, imalattan kaynaklı bu gizli ayıpların aracın satın alınması aşamalarında kullanıcı tarafından fark edilmesinin mümkün olmadığı, tüketicinin araçtan beklediği faydanın sağlanamamasının süreklilik arz ettiği göz önünde tutulduğunda, 4077 Sayılı TKHK’nun 4 ve 13/3 Maddeleri, 6502 Sayılı Kanunun 11 ve 56/3 Maddeleri göz önüne alındığında davacı tüketicinin ücretsiz onarım hakkını kullanmış olsa da otomobilin garanti süresi içeresinde tekrar arızalanması, tamamen tamir edilememesi ve tüketicinin otomobilden beklediği faydayı sağlayamamasının süreklilik arz etmesi durumları karşısında davacı tüketicinin diğer seçimlik hakkını otomobilin misli ile değiştirilmesini talep etme hakkının ortaya çıktığı ve kabulü gerektiği, bunun için de dava konusu otomobilin ve kendi kusuru ile oluşan TL değer kaybının davalılara iadesi şartı ile otomobilin mislinin üretici ve satıcı olan davalılarca davacıya verilmesi gerektiği kanaatine varılarak ve dava değeri /07/2014 tarihli noter satış sözleşmesinde ki değere, TL değer kaybı eklenmek suretiyle tespit edilerek davanın kabulüne dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir. Her ne kadar davalılardan … vekili talebin zaman aşımına uğradığını bu nedenle davanın reddi gerektiğini ileri sürmüş ise de 4077 Sayılı TKHK’nun 4/4 Maddesi ve 6502 Sayılı TKHK’nun 12/1 Maddesindeki 2 yıllık zamanaşımı süresinin dava açma süresi değil malın tüketiciye tesliminden itibaren ayıpların ortaya çıkması süresi olup, otomobil ilk alıcıya 11/02/2012 tarihinde satılmış olup bilirkişi raporlarında ayrıntılı şekillerde belirtilen gizli ayıplar bu tarihten 11/02/2014 tarihine kadar yani garanti süresi içerisinde ortaya çıktığından ve davacı halefiyet gereği dava açtığından davanın zamanaşımına uğramadığı kanaatine varılarak bu talebi kabul edilmemiştir. HÜKÜM Yukarıdaki gerekçelerle; Davanın KABULÜ ile, Dava konusu otomobilin ve TL değer kaybı bedelinin davacı tarafca davalı tarafa iadesine ve OTOMOBİLİN AYIPSIZ MİSLİNİN DAVALILAR TARAFINDAN DAVACIYA VERİLMESİNE, 29,20 TL başvurma harcı ile TL karar ve ilam harcının davalılardan müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına, Davacı tarafça mahkememizdeki dava dolayısıyla harcanan 199,00 TL tebligat ve posta gideri, 400,00 TL bilirkişi ücreti ve 195,40 TL keşif harcı olmak üzere toplam 794,00 TL yargılama gideri ile tespit dosyası nedeniyle harcanan 195,40 TL tespit keşif harcı, 250,00 TL tespit bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 445,40 TL olmak üzere her iki yargılama gideri toplamı TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, Artan veya kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine, İlişkin taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere eş düzeyde başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçeyle istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. …/12/2016 Katip 18…. E İMZA Hakim 29… E İMZA BU KARAR İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ TARAFINDAN VERİLEN ONAMA KARARI İLE KESİNLEŞMİŞTİR! 7- 2. el araçta ayıp konusu ile ilgili emsal Yargıtay kararı var mı? Normalin ötesinde yağ eksilme sorunu yaşanan bir araç ile ilgili olarak verilen Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin tarihli kararında şu ifadelere yer verilmiştir “Davacı, dava dışı akrabasının davalının ithalatçısı olduğu otomobili tarihinde satın almış olduğunu ve kendisinin de ikinci el olarak tarihinde bu otomobili satın aldığını, kullanılmaya başlanılan otomobilin her on bin km periyodik bakımlarının yapılması için servise götürüldüğünde araçta normalin ötesinde yağ eksilme oluştuğunun farkedildiğini ve yapılan onarım müdahalelerine rağmen bu sorunun halen de giderilemediğini, bu sebeple aracın gizli ayıplı olduğunu ileri sürerek dava konusu otomobilin davalıya iadesi ile bu araç için ödenmiş olan bedelin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir…Yukarıda açıklandığı üzere, dava konusu otomobil gizli ayıplı olup, bu ayıp servisçe yapılan tüm tamir ameliyelerine rağmen giderilememiştir. Somut olayda uygulanması gereken 4077 sayılı TKHK. 4/3 maddesi hükmünde yapılan düzenleme uyarınca, tüketici bedel iadesi talebini ithalatçıya karşı da kullanabilecek olup; dosya içinde mevcut olan dava konusu araca ait garanti ekstra sertifikasının garantinin yalnızca mekanik ve elektrik arızaların ücretsiz olarak onarılmasına ilişkin olması tüketicinin seçimlik haklarının sınırlanması sonucunu ortaya çıkarmayacağından Bölge Adliye Mahkemesince yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.” Görüldüğü üzere bu dosyaya konu araç 2. el olarak satın alınmıştır. Az yukarıda ifade ettiğimiz üzere aracın 2. el olarak satın alınması bu aracın ithalatçısına karşı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’dan kaynaklanan hakların kullanılmasını engellemez. Yargıtay 13. Hukuk Dairesi/2018 “Davacı, … isimli bayiden ilk sahibi tarafından satın alınan, daha sonra noter satışı ile devralınan 2012 model Fluence marka otomobilde panel ışıklarının sönmesi ve panelin işlevini kaybetmesi arızası meydana geldiğini, araç arızasının giderilmesi için garanti süresi içerisinde ilk olarak tarihinde daha sonra tarihinde ve en son tarihlerinde yetkili servise başvurarak gösterge panelindeki arızanın giderilmesi amacı ile onarım talebinde bulunulduğu ancak çeşitli parça değişikliklerine rağmen arızanın giderilemediğini tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ayıplı aracın bedeli olan TL ile aracın satın alındığı tarih itibariyle işleyecek ticari faizin davalı taraftan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı yapılan ticari satım sözleşmesinin tarafı olmadığını, davacı ile akdedilmeyen araç satım sözleşmesinden dolayı hiçbir sorumluluklarının bulunmadığını, dava konusu aracın garanti süresinin tarihinde bittiğini, davacının iddia ettiği şikayetlerin kullanım hatası sonucunda ortaya çıktığını, davacı tarafın araç değişimi talebinde bulunmasının sebepsiz zenginleşmesine neden olacağını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile davacının uhdesinde bulunan … marka 2012 model …plakalı ve … şasi numaralı aracın, üzerindeki davacıdan kaynaklanan tüm takyidatlardan ari bir şekilde davalıya iadesi ile, söz konusu araç için ödenen ve noter satış sözleşmesinde belirtilen TL’nin aracın iade tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir… hükmün bu şekliyle ONANMASINA, …/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.” Yargıtay 3. Hukuk Dairesi / 2021 “İçtihat Metni” MAHKEMESİ ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ İLK DERECE MAHKEMESİ ANKARA 12. TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen tazminat davasının kısmen kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; tarafların istinaf başvurularının reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalılardan … Motor tarafından ithal edilen ve diğer davalı tarafından dava dışı üçüncü kişiye satılan 2012 … … marka aracı tarihinde satın aldığını, aracın beş yıl süre ile garantisi bulunduğunu, aracı aldığından bu yana beş defa servise gittiğini, araçta birden çok sorun bulunduğunu, aracın seyir halinde iken 1500-2000 devir arasında aşırı şekilde titreme yaptığını, sarsıldığını ve yoğun şekilde duman çıkardığını, beş defa servise gitmesine rağmen arızaların devam ettiğini, seçimlik hakları kullanmak üzere davalılara noter kanalıyla ihtarda bulunmasına rağmen sonuç alamadığını ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine, mümkün olmadığı takdirde ödemenin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte bedelinin iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar, davanın reddini istemişlerdir. İlk derece mahkemesince; malikleri tarafından araçtan yaklaşık 5 yıl faydalanılması, gizli ayıbın tamiri mümkün aktarma organlarından kaynaklı olması, araçtaki değer kaybının araç bedeline oranı dikkate alındığında; aracın ayıpsız misli ile değişimi ya da bedel iadesinin iyi niyet kurallarına aykırı ve satıcı aleyhine orantısızlığa sebep olacağı gerekçesiyle, davanın bedel indirimi talebi yönünden kabulü ile TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmiş; karara karşı, taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Bölge adliye mahkemesince; dava konusu otomobilin ayıplı mal ve ayıbın da gizli ayıp niteliğinde olduğu, ancak bu ayıbın otomobilin kullanımını etkiler nitelikte olmadığı, basit bir onarımla giderilebileceği ve aracın esaslı unsurlarında ayıp bulunmadığı, ancak fatura değeri TL olan araçta mevcut ayıbın ikinci el satışlarda alıcılar nezdinde şüphe ve tereddütlere yol açacağı ve emsallerine göre otomobilde TL değer kaybı oluşacağı, söz konusu değerler dikkate alındığında da tespit edilen ayıp nedeniyle aracın ayıpsız misli ile değişimine yada araç bedelinin iadesine hükmedilmesinin TMK’nın 2. maddesindeki iyi niyet kuralları karşısında taraflar arasındaki menfaatler dengesini ihlal edeceği ve hakkaniyet ilkesine aykırı olacağı gerekçesiyle, tarafların istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1 Davalıların temyiz isteminin incelenmesinde ; 6763 sayılı yasa ile 6100 sayılı HMK’ya eklenen ek 1. madde uyarınca, aynı Kanunun 362. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı tarihinden itibaren TL’ye çıkartılmıştır. İstinaf incelemesi sonucunda verilen hüküm, karar tarihi itibariyle davalılar yönünden kesin niteliktedir. HMK’nın 366. maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352. maddesi uyarınca, kesin olan kararlar hakkında Yargıtay tarafından temyiz isteminin reddine karar verilebilir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalıların temyiz istemlerinin reddi gerekir. 2Davacının temyiz isteminin incelenmesinde; Davacı eldeki davada, garanti süresi içerisindeki aracın imalattan kaynaklı ayıp nedeniyle ayıpsız misli ile değişimini, bunun mümkün olmaması halinde bedel iadesini talep etmiştir. Dosyanın incelenmesinde; dava konusu aracın davacı tarafından tarihinde ikinci el olarak satın alındığı, satın alındıktan sonra beş defa titreme şikayeti ile servise götürüldüğü, servisçe yapılan işlemlere rağmen arızanın halen giderilemediği ve devam etmekte olduğu, aracın km de bilirkişi eşliğinde yapılan test sürüşünde 1500-2000 d/d aralığında 60-100 km /h hız aralığında titreme yaptığının tespit edildiği, test sürücü sonucunda hazırlanan bilirkişi raporunda; araçtaki titremenin üretimden kaynaklı olup aracın aktarma organları dolayısıyla meydana geldiği, kullanım hatasından kaynaklanmadığının tespit edildiği ancak bu ayıbın esasa müessir olmadığı, değer kaybına hükmedilmesinin maddi, ekonomik ve hukuki eşitlik sağlayacağı belirtilmiş, derece mahkemelerince de işbu rapor hükme esas alınmıştır. Somut olayda; dava konusu araçta, imalattan kaynaklı gizli ayıbın var olduğu, esasen derece mahkemelerinin de kabulündedir. Ne var ki, araçtaki bu ayıbın yetkili servis tarafından yapılan tüm tamir işlemlerine rağmen giderilemediği, bu nedenle duyduğu güvenin sarsılması nedeniyle araçtan beklediği yararı sağlayamayan davacının seçimlik hakkını kullanmış olduğu da dikkate alındığında, aracın misli ile değişim koşulları oluşmuştur. Buna göre, ilk derece mahkemesince; davacının, aracın misli ile değişim talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. İlk derece mahkemesi kararının, yukarıda açıklanan nedenlerle bozulmasına karar verilmiş olduğundan, HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca, işbu karara karşı davacı tarafından yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının da kaldırılmasına karar verilmiştir. SONUÇ Yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, aynı Kanun’un 371. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 20/05/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.” *** Eğer sizler de, bu veya benzeri problemler yaşamaktaysanız, hemen her ilde bulunan çalışma arkadaşlarımız ile sizlere yardımcı olabiliriz. Bunun için “Bize Ulaşın” bölümünü kullanabilirsiniz. Bu makalenin tüm hakları saklıdır. Alıntı yaptığınıza ilişkin link vermek suretiyle makalemizi paylaşabilirsiniz. Kaynak belirtmeksizin makalelerimizden alıntı yapılması durumunda yasal işlem başlatılmaktadır. Google
Yakalama kararı neden çıkar? Yakalama Nedir? -CMK 90 – CMK 98 maddeleri, CMK 98/1 uyarınca soruşturma aşamasında çağırılmasına rağmen gelmeyen şüpheli hakkında cumhuriyet savcılığı isteği ile sulh ceza hakimi yakalama emri çıkarır. Tutuklama isteğinin reddi kararına itiraz halinde de itiraz makamı tarafından yakalama emri çıkarılır. Tanık hakkında yakalama çıkar mı? Bu madde hükümleri, kişinin ancak Cumhuriyet savcısı, hâkim veya mahkeme önünde tanık olarak dinlenmesi halinde uygulanabilir CMK 43. Zorla getirme kararına rağmen gelmeyen tanık veya bilirkişi hakkında yakalama kararı verilmesi mümkün değildir. Yakalama kararı kaç günde çıkar? Hâkim veya mahkeme tarafından verilen yakalama emri üzerine soruşturma veya kovuşturma evresinde yakalanan kişi, en geç yirmi dört saat içinde yetkili hâkim veya mahkeme önüne çıkarılır. Yakalama emrini kimler verir? Kovuşturma evresinde kaçak sanık hakkında yakalama emri re’sen veya Cumhuriyet savcısının istemi üzerine hâkim veya mahkeme tarafından düzenlenir. Kovuşturma evresinde mahkeme, sanığın hazır bulunmasına ve zorla getirme kararı veya yakalama emriyle getirilmesine her zaman karar verebilir. Aranma karari ne demek? Cumhuriyet Savcısına ulaşılamaması ve gecikmesinde sakınca bulunan hallerde kolluk amirinin yazılı emri ile arama yapılabilecektir. Arama kararı hakim tarafından, arama emri Cumhuriyet Savcısı veya Kolluk Amiri tarafından verilir. Yakalama ne zaman düşer? Eğer bir borç yüzünden arabanıza haciz işlemi uygulanıyorsa, bu borcun kalkması için borcun ödenmesi gerekiyor. Borç ödendikten 15 gün sonra, araba üzerindeki haciz kaldırılıyor ve icra dosyası da tamamen kapanıyor. Tanık e devlette gözükür mü? Alo dava sorgulama hizmeti veya UYAP, e–Devlet gibi sistemler üzerinden vatandaşların hakkında açılmış dava olup olmadığını görmeleri veya tanık oldukları davalar hakkında bilgi sahibi olmaları mümkündür. Tanık kaç kere dinlenir? Tanık kaç defa dinlenir gibi soruya ise şöyle cevap verebiliriz mahkeme yada savcılık soruşturmanın yada kovuşturmanın selameti için sizi istediği kadar dinleyebilir. Yakalama ne zaman başlar? Yakalama, kişinin bir suç işlediği şüphesi ile kolluk veya vatandaşlar tarafından ele geçirilmesi ile başlar. Kişinin yakalanmasından sonra kolluk polis,jandarma durumu derhal savcıya bildirmek zorundadır. Bu arada kolluk yakalanan kişinin kaçması ve kendisine zarar vermesini önlemek için gerekli tedbirleri alır. Konsoloslukların tutuklama yetkisi var mı? 1. Konsolosluk memurlarının tutuklanmaları veya göz altına alınmaları, ancak, ağır bir suç halinde ve yetkili adli makamın kararı ile olur. hürriyetleri kısıtlamaya tabi tutulamaz. Tutuklama kararı nasıl öğrenebilirim? Yakalama kararı, e-devlette görünmez. Ancak, e-devlet şifresiyle girilen UYAP vatandaş portalında mahkeme dosyalarının içine girilerek yargılanan kişi hakkında yakalama kararı olup olmadığı görülebilir. Tutuklama kararından sonra ne olur? Hakkında tutuklama kararı verilmiş şüpheli ve müdafii de aynı istemde bulunabilirler. Soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısı adlî kontrol veya tutuklamanın artık gereksiz olduğu kanısına varacak olursa, şüpheliyi kendiliğinden serbest bırakır. Kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiğinde şüpheli serbest kalır. Araç yakalama talebi ne zaman düşer? Borçlu, karşı tarafa borcunu ödediği zaman ise araba yakalama emrini yasal olarak üzerlerinden iptal etmiş olur. Bunun için borçlunun bütün borçlarını bir şekilde ödemesi gerekir. Yakalama kararı nasıl kaldırılır? İtiraz hakkı kullanılarak yakalama kararı veya emri kaldırılabilir. İtiraz hakkı kullanıldığında itirazı incelemeye yetkili mercii yakalama işleminin yerinde olup olmadığını denetler. Yakalama kararının kaldırılması talebi, yetkili mahkeme tarafından yerinde görüldüğünde yakalama kararı kaldırılır. Tanık mahkemeden önce ifade verebilir mi? İfade mutlaka hakim tarafından alınmaktadır. Mahkeme kaleminde olsanız bile ifadenizi önceden yazdırmanız mümkün olmamaktadır.
araç yakalama kararı nasıl çıkar